Süper Lig’in Milli Maç arasında yaşanan futbol hasreti Kayseri’de Fenerbahçe ile yapılan açılış maçıyla son buldu.
Geçen sezon heyecan fırtınasına sahne olan ve Fenerbahçe’nin 4-3 galibiyetiyle sona eren maç sonrası bu maçın da sonucu merak ediliyordu. Bu karşılaşma geçen yılı aratmadı. Hatta gol sayısını bir artırdı.
Her iki takımın puan kaybetmeye tahammülünün olmadığı maçta hem Jose Mourinho hem de Sinan Kaloğlu’nun kadroda sürprizleri vardı.
Fenerbahçe’de Mert Hakan, Samet Akaydın ve Oğuz Aydın; Kayserispor’da ise Ramazan Civelek ilk 11’de başladı.
İlk yarı gol sağanağı halinde geçti. Yağmur demeyeceğim, çünkü kar bekleyen Kayseri’de ilk 25 dakikada kalesinde üç gol görmek Kayserispor için yağmur değil kar veya dolu olabilirdi.
Kayserispor 2 gol bulmasına rağmen Fenerbahçe’nin dolu halindeki yağışını da durduramadı.
Fenerbahçe’nin ilk gelişinde ceza sahası içinde topla buluşan Kostic’e Gökhan Sazdağı’nın bir dokunuşu vardı. Hakem hiç tereddüt bile etmeden penaltı dedi. VAR Yahya Kemal Uğurlu inceleme bile yapmadı.
Burada dokundu veya dokunmadı peşinde olmamak lazım. Hakemlerin bu tavırlarını bilirken böyle küçük de olsa dokunuşlara futbolcuların dikkat etmesi gerekir.
Gökhan Sazdağı biraz daha dikkatli olabilirdi. Ben penaltıya şüpheyle bakıyorum.
Fakat topun başına geçen Dusan Tadic kimsenin şüphe duymayacağı şekilde topu filelere gönderdi.
Kayserispor bir aceleciliğin, bir paniğin içindeydi. Saldırmak için sanki 2 hafta beklemiş gibiydi. Fakat Mourinho’nun;
-Bekleyin Kayseri üstünüze gelsin, saldırsın, nasılsa geride çok boşluk bırakıyor ve dönemiyorlar, siz de uzun toplarla gole gidin, taktiği tuttu.
Oğuz Aydın ceza sahasında iki kontratak sonrası kendine gelen pasları ve bulduğu fırsatları iyi değerlendirip topu filelere gönderdi.
Bir anda ilk 30 dakika bile dolmadan Fenerbahçe 3 farklı öne geçti.
Kazanmak için gözünü karartıp saldırmak iyi güzel de karşındaki rakibin Fenerbahçe olduğunu da unutmayacaksın.
Hakemlerin kesinlikle senin aleyhine ‘cart’ diye tereddütsüz düdük çalacağını aklından çıkarmayacaksın.
Hakem Kayserispor’un iki orta sahası Baran Ali ve Ramazan Civelek’in çok basit 2 hareketine sarı kart gösterirken Kostic’in ceza sahası içinde koluyla oynamasını görmezden geldi.
VAR zaten senin için ha VAR ha YOK, niye devreye girsin ki? Bunları unutmayacaksın, ona göre tedbirini alacaksın.
Kayserispor 3-0 sonuca rağmen inatla saldırdı. Belki kendi golü atamadı ama Dziku kontrol edemediği topu Fenerbahçe ağlarına Livakovic’i çaresiz bırakarak yolladı. 1-3.
Kayserispor ikinci yarıda da saldırmaya devam etti. Aynı zamanda da geride Fenerbahçe’ye inanılmaz boşluklar verme cömertliğini de sürdürdü.
Kartal Kayra’nın korner atışında Livakovic boşa çıkınca arkasındaki Kolovetsios kafayla topu filelere bıraktı.2-3.
Bu golle Kayserispor ümitlerini güçlendirdi. Ama bıraktığı boşlukları da Fenerbahçe hiç affetmedi. Oyunu rölantiye alma gereği bile duymadı.
Mourinho’nun bu maç için taktiği net bir şekilde;
-Siz bekleyin, Kayseri saldırsın onlar geride boşluklar bırakacak, geride dönemeyecek. Siz de istediğiniz gibi gol atarsınız! Gerçekliğini ortaya koydu.
Bütün maç böyle devam etti.
Mert Hakan kendi sahasından kaptığı topu Tadic’e aktardı. Tadic, En Nesyri’yi kaçırdı. O da bu bomboş ikramı geri çevirmedi. 2-4.
Kayseri golden sonra saldırmaya devam etti. Tarih tekerrür eder belki diye! Bu sefer de maç içindeki tarih tekrar etti.
Mert Müldür defansın arkasına süper kaçtı. En arkadaki Kostic’e topu aktardı. O da 3 Kayserisporlu oyuncunun arasından fileleri buldu.2-5.
Kayserispor, yine durmadı, yine saldırmaya devam etti. Fenerbahçe’de aynı şekilde devam etti.
Günün adamı Oğuz Aydın defansın arkasından kaçırdığı topu kale çizgisine kadar getirdi. Tüm defansın arasından arka direkte bomboş durumdaki Symanzsky’e ‘alda at’ dedi. O da öyle yaptı. Skoru belirledi.2-6.
Hakikaten beklendiği gibi çok heyecanlı bir maç oldu.
Fenerbahçe istediğini aldı. Kayserispor ağır da bir yenilgi aldı.
Kayserispor’u cesaretinden ve azminden dolayı tebrik ediyorum. Oyunu çirkinleştirmedi. Oynamak istediğini, kesinlikle puan istediğini herkese gösterdi.
Kötü dayak yemesine rağmen hala kendisini döven rakibine kafa tutan yaralı bücürükler gibiydi. Her tokat sonrası yeniden ayağa kalktı.
Kayserispor 6 gol yedi ama yılmadı ve yıkılmadı.
Bu ağır faturanın vergisini Çaykur Rizespor’dan kesinlikle çıkarması gerekecek.
Hakemlere de şunu söylemek gerektiğini hissediyorum. Galatasaray’ın Fenerbahçe’nin Beşiktaş’ın size ihtiyacı gerçekten yok!