Bir Sure:
NASR SÛRESİ
Rahmân, Rahîm Allah’ın Adı’yla.
1. Allah’ın yardımı ve (başka zaferlere kapı açan) zafer geldiği zaman,
2. Ve insanların kafile kafile Allah’ın dinine girdiklerini gördüğün:
3. Bilhassa o zaman Rabbini hamd ile tesbih et ve O’ndan bağışlanma dile. Çünkü O, Tevvâb (kullarının tevbesine sadece mağfiretle değil, fazladan mükâfatla karşılık veren)dir.
Bir hadis
Allah Resulü’nün (sallallahu aleyhi vesellem) Yağmur Duası
Enes b. Malik'in (r.a.) rivayet ettiğine göre: Bir cuma günü Hz. Peygamber (a.s.) ayakta hutbe okurken Darul-Kaza tarafında zamanında mevcut olan kapıdan bir kimse mescide girdi. Resulüllah'ın karşısına dikilerek şöyle dedi:
"Ey Allah'ın Resulü (a.s.) mallar (hayvanlar) helak oldu, yollar kapandı. Yüce Allah'a dua et de bize yağmur versin!"
Hz. Peygamber hemen ellerini kaldırarak: "Ey Allahım! Bize yağmur ver. Ey Allahım! Bize yağmur ver. Ey Allahım! Bize yağmur ver." diye dua etti. Enes (r.a.) sözlerine devamla:
Allah'a Yemin olsun ki; o sırada biz gökyüzünde hiçbir bulut parçası görmüyorduk. O zaman Seli dağı ile aramızda ev, bina hiçbir şey yoktu. Derken Resulüllah'ın ardından, kalkan şeklinde bir bulut parçası görüldü. Sema'nın ortasına varınca yayıldı, sonra da yağmur yağmaya başladı. Yemin olsun, bir hafta Güneş yüzü göremedik.
Gelecek cuma günü, yine Resulüllah ayakta hutbe irat ederken aynı kapıdan birisi girip Peygamber'in karşısına dikilerek: "Ey Allah'ın Resulü! Mallar helak oldu, yollar kesildi. Allah'a dua et de artık bu yağmurları bizden dindirsin." dedi.
Enes (r.a.) bunun üzerine Allah Resulü (a.s.) ellerini kaldırarak: "Ey Allahım! Etrafımıza, üzerimize değil. Ey Allahım! Tepelere, bayırlara, dere içlerine ve otlaklara (yağdır) " diye dua etti.
Bunun üzerine hemen yağmur kesildi. Biz namazdan çıktığımızda güneşte yürüdük.”
(Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 1493)
NASR SÛRESİ
Rahmân, Rahîm Allah’ın Adı’yla.
1. Allah’ın yardımı ve (başka zaferlere kapı açan) zafer geldiği zaman,
2. Ve insanların kafile kafile Allah’ın dinine girdiklerini gördüğün:
3. Bilhassa o zaman Rabbini hamd ile tesbih et ve O’ndan bağışlanma dile. Çünkü O, Tevvâb (kullarının tevbesine sadece mağfiretle değil, fazladan mükâfatla karşılık veren)dir.
Bir hadis
Allah Resulü’nün (sallallahu aleyhi vesellem) Yağmur Duası
Enes b. Malik'in (r.a.) rivayet ettiğine göre: Bir cuma günü Hz. Peygamber (a.s.) ayakta hutbe okurken Darul-Kaza tarafında zamanında mevcut olan kapıdan bir kimse mescide girdi. Resulüllah'ın karşısına dikilerek şöyle dedi:
"Ey Allah'ın Resulü (a.s.) mallar (hayvanlar) helak oldu, yollar kapandı. Yüce Allah'a dua et de bize yağmur versin!"
Hz. Peygamber hemen ellerini kaldırarak: "Ey Allahım! Bize yağmur ver. Ey Allahım! Bize yağmur ver. Ey Allahım! Bize yağmur ver." diye dua etti. Enes (r.a.) sözlerine devamla:
Allah'a Yemin olsun ki; o sırada biz gökyüzünde hiçbir bulut parçası görmüyorduk. O zaman Seli dağı ile aramızda ev, bina hiçbir şey yoktu. Derken Resulüllah'ın ardından, kalkan şeklinde bir bulut parçası görüldü. Sema'nın ortasına varınca yayıldı, sonra da yağmur yağmaya başladı. Yemin olsun, bir hafta Güneş yüzü göremedik.
Gelecek cuma günü, yine Resulüllah ayakta hutbe irat ederken aynı kapıdan birisi girip Peygamber'in karşısına dikilerek: "Ey Allah'ın Resulü! Mallar helak oldu, yollar kesildi. Allah'a dua et de artık bu yağmurları bizden dindirsin." dedi.
Enes (r.a.) bunun üzerine Allah Resulü (a.s.) ellerini kaldırarak: "Ey Allahım! Etrafımıza, üzerimize değil. Ey Allahım! Tepelere, bayırlara, dere içlerine ve otlaklara (yağdır) " diye dua etti.
Bunun üzerine hemen yağmur kesildi. Biz namazdan çıktığımızda güneşte yürüdük.”
(Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 1493)