'EZİNELİ YAHYA ÇAVUŞ'U ANLATMAK BİZİM İÇİN BİR GURUR'
Belgeselin yapımcısı Nihal Ağırbaş, Yahya Çavuş'u belgesel ile anlatmalarının kendileri için gurur verici olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
"Çanakkale Zaferi, Balkan Savaşı’nın hezimetini üzerinde hisseden, moral motivasyonunu tamamen yitirmiş bir milletin tekrar uyanışıdır aslında. Çanakkale Muharebelerinin simge isimleri vardır. Seyit Onbaşı gibi, Mustafa Kemal Atatürk’ün 'Size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum' cümlesi gibi, Yahya Çavuş’ta aslında bu simgelerden bir tanesidir. Yahya Çavuş, Çanakkale Ezine Koçeli köyünde yaşamaktaydı ve Balkan Savaşları hezimetini iliklerine kadar hissetmişti. Bunu mahcubiyeti hep üzerindeydi. Çanakkale Muharebelerinde savaşın olduğu haberini aldığında ve savaş çağrısı üzerine savaşa giderken hamile eşini geride bırakmıştır ve çocuğu Muharrem'i bir kez görmüştür. Eşi doğum yaptıktan sonra gelip bir kere görebilmiştir ve cephede şehit olmuştur. Bir daha çocuğunu görememiştir. Annesi Hanife Dudu, Yahya Çavuş'u 'savaşa git ve geri dönme' diye göndermiştir. Böyle bir ruhla Çanakkale Zaferi kazanılmıştır. Türk milletinin 7 düvele karşı savaştığı, tüm dünyanın en büyük güçlerinin Çanakkale Boğazı’na toplandığı bir savaştır neticesinde. Zafer böyle kazanılmıştır. Ezineli Yahya Çavuş'u anlatmak bizim için bir gurur. Biz yaklaşık 4 senedir bir belgesel silsilesine başladık. Senaristimiz Ömer Erbil ile birlikte 2018 yılında Troya hazinelerinin kaçırılış hikayesini işledik. Orada tarihimize sahip çıktık. 2019 yılında Mehmet Akif Ersoy’un hayatını anlattığımız bir belgesel yaptık. Milli manevi değerlerimize ve Mehmet Akif’e sahip çıkmak istedik. 2020 yılında Kültür Savunan Adam: Haluk Dursun belgeseli yaptık. Haluk Hocayı çok talihsiz bir trafik kazasında kaybettik. O bir kültür neferiydi. Haluk Hocanın belgeseliyle kültürümüze sahip çıkmaya çalıştık. Şimdi Ezineli Yahya Çavuş belgeseliyle de aslında tüm şehitlerimizin ve gazilerimizin adına da saygı belgeseli yapmak için yola çıktık."
'YAHYA ÇAVUŞ’UN HAYATINI CANLANDIRMAK GERÇEKTEN GURUR VERİCİ'
Yahya Çavuş’un hayatını canlandırmanın kendisi için gurur verici olduğunu belirten oyuncu Görkem Sevindik ise, "Yahya Çavuş’un köyünde olmak gerçekten çok keyifli. Burada ona karşı çok ciddi ve büyük bir değer var. Buranın insanları Yahya Çavuş hakkında çok ciddi, güzel şeyler anlatıyor. Ben de bu işte yer alırken biyografisini araştırdım. Yahya Çavuş’un hayatını canlandırmak gerçekten gurur verici bir durum. Aslında hem zor hem de onur duyduğum bir iş oldu. Biyografisine dönüp baktığımda ve sağdan solda buradaki yerel halk ile konuştuğumda aldığımı bilgiler doğrultusunda da kendisi çok genç yaşta evladını ve sevdiklerini geride bırakıp cepheye koşarak giden bir kahramanımızdır ve oraya gittiği zaman Ertuğrul Koyu'nu İngilizlere dar etmiştir. Oraya gitmesiyle de Çanakkale Savaşını destanlaştırmıştır. Bunu dinlediğimizde ve okuduğumuzda tüylerimizi diken diken ediyor. Türk toprakları gerçekten Yahya Çavuş ve onun gibi kahramanların kanı üstüne kurulmuştur. Bunu insanlarımıza bu belgesel ile aksettireceğiz. Bence birçok kişi aydınlanacak. Çanakkale Geçilmez. Duygularım gerçekten çok yoğun, gurur verici bir durum. Böyle bir kahramanın hayatını canlandırmak çok zor. Yönetmenimiz ve ekibimizle çok dikkat ediyoruz. Gerçeğe yakın kalarak sahnelerimizi çekiyoruz. Duygusu tabi çok yüklü. Çok keyifli izleyince ben de merak ediyorum. İnşallah olumlu tepkiler alırız. Çünkü kahramanlarımız unutuluyor. Buradaki amaç onları unutturmamak. Aslında onlar sayesinde özgürce bu topraklarda gezdiğimizi düşünüyorum. İnşallah istenilen yerlere ulaşır" diye konuştu.
EZİNELİ YAHYA ÇAVUŞ
Ezine ilçesi Koçali köyünde 1887 yılında dünyaya gelen Yahya Çavuş, Balkan Savaşları'nda Osmanlı ordusunda görev alarak, Birinci Dünya Savaşı sırasında seferberlik ilan edildiğinde tekrar cepheye gitti. Çanakkale Cephesi'nde 9’uncu Tümen'e bağlı 26’ncı Alay, 3’üncü Tabur, 10’uncu Bölük, 1’inci Takım Komutanı olan Yahya Çavuş, işgal güçlerinin çıkarma yapması ihtimaline karşı bağlı olduğu alayın Seddülbahir'i savunmakla görevlendirilmesi üzerine bu bölgede görev aldı. İşgal güçlerinin 25 Nisan 1915 sabahı 5 ayrı noktaya çıkarma yapmaya başlamasının ardından bunlardan biri olan Ertuğrul Koyu'nda göğüs göğse yaşanan muharebede, 10’uncu Bölük Komutanı Yüzbaşı Hüseyin Bey'in ağır bir yara almasıyla bölüğün en kıdemli erbaşı olan Yahya Çavuş komutayı eline aldı. Yahya Çavuş, tecrübesiyle bölüğüne gösterdiği hedefin ateş altına alınması emrini verdi. Yahya Çavuş komutasındaki Türk askeri, işgal güçlerine ağır kayıplar verdirdi ve çıkarmanın başarısız olmasını sağladı. Ertuğrul Koyu Harekâtı’nın ikinci günü Yahya Çavuş bacağından yara almasına rağmen hayatta kalarak geri çekilmeyi başardı ve Kirte Köyü yakınındaki 26’ncı Alay Karargâhı’na ulaştı. Tedavisinin ardından yeniden muharebe alanına dönen Yahya Çavuş, 4 Haziran 1915'te yapılan 3’üncü Kirte Muharebelerinde süngü taarruzu esnasında ağır bir yara alıp hastaneye kaldırılmasından bir gün sonra şehit oldu. Ertuğrul Koyu'ndaki harekâtta şehit olan askerler anısına bu bölgeye sonraki yıllarda bir şehitlik yapılarak Yahya Çavuş'un adı verildi.