Bir Sure:
KADİR SÛRESİ
Rahmân, Rahîm Allah’ın Adı’yla.
1. Biz, Kur’ân’ı Kadir Gecesi’nde indirdik.
2. Nedir o Kadir Gecesi bilir misin, nerden bileceksin (Allah bildirmedikçe)?
3. Kadir Gecesi, bin aydan daha hayırlıdır.
4. O gece melekler ve Ruh, Rabbilerinin izniyle her iş için iner de iner.
5. (Bilhassa o geceyi ibadetle ihya edenler için) safi rahmet ve esenliktir o gece, tâ şafak atıncaya kadar.
Bir hadis
Kulların Allah üzerindeki hakları
Muaz b. Cebel (r.a.) şöyle buyurmuştur: Ben Hz. Peygamber'in (a.s.) bineğinin arkasına binmiştim. Onunla aramda sadece semerin arka kaşı vardı. Bana: "Ey Muaz b. Cebel!" diye seslendi.
Ben, "Buyur ey Allah'ın Resulü, sana icabet eder, emrine koşarım.” dedim.
Sonra bir süre yürüdü. Yine: "Ey Muaz b. Cebel!" diye seslendi.
"Buyur ey Allah'ın Resulü, sana icabet eder, emrine koşarım." dedim.
Sonra bir süre daha gitti ve "Ey Muaz b. Cebel!" diye seslendi.
Ben: "Ey Allah'ın Resulü sana icabet eder, emrine koşarım." diye cevap verdim.
"Allah'ın, kulları üzerindeki hakkı nedir, biliyor musunuz?" diye sordu.
"Allah ve Resulü en iyi bilendir." dedim.
"Muhakkak ki Allah'ın, kulları üzerindeki hakkı, kendisine hiçbir şeyi ortak koşmaksızın ona kulluk etmeleridir." buyurdu. Sonra bir zaman daha yürüdü, sonra yine: "Ey Muaz b. Cebel!" diye seslendi.
Ben yine: "Ey Allah'ın Resulü sana icabet eder, emrine koşarım." dedim.
"Bunu yaptıkları zaman kulların Allah üzerindeki hakları nedir, bilir misin?" buyurdu.
Ben yine: "Allah ve Resulü en iyi bilendir." dedim.
"Onlara azap etmemesidir." buyurdu.
(Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 43)
KADİR SÛRESİ
Rahmân, Rahîm Allah’ın Adı’yla.
1. Biz, Kur’ân’ı Kadir Gecesi’nde indirdik.
2. Nedir o Kadir Gecesi bilir misin, nerden bileceksin (Allah bildirmedikçe)?
3. Kadir Gecesi, bin aydan daha hayırlıdır.
4. O gece melekler ve Ruh, Rabbilerinin izniyle her iş için iner de iner.
5. (Bilhassa o geceyi ibadetle ihya edenler için) safi rahmet ve esenliktir o gece, tâ şafak atıncaya kadar.
Bir hadis
Kulların Allah üzerindeki hakları
Muaz b. Cebel (r.a.) şöyle buyurmuştur: Ben Hz. Peygamber'in (a.s.) bineğinin arkasına binmiştim. Onunla aramda sadece semerin arka kaşı vardı. Bana: "Ey Muaz b. Cebel!" diye seslendi.
Ben, "Buyur ey Allah'ın Resulü, sana icabet eder, emrine koşarım.” dedim.
Sonra bir süre yürüdü. Yine: "Ey Muaz b. Cebel!" diye seslendi.
"Buyur ey Allah'ın Resulü, sana icabet eder, emrine koşarım." dedim.
Sonra bir süre daha gitti ve "Ey Muaz b. Cebel!" diye seslendi.
Ben: "Ey Allah'ın Resulü sana icabet eder, emrine koşarım." diye cevap verdim.
"Allah'ın, kulları üzerindeki hakkı nedir, biliyor musunuz?" diye sordu.
"Allah ve Resulü en iyi bilendir." dedim.
"Muhakkak ki Allah'ın, kulları üzerindeki hakkı, kendisine hiçbir şeyi ortak koşmaksızın ona kulluk etmeleridir." buyurdu. Sonra bir zaman daha yürüdü, sonra yine: "Ey Muaz b. Cebel!" diye seslendi.
Ben yine: "Ey Allah'ın Resulü sana icabet eder, emrine koşarım." dedim.
"Bunu yaptıkları zaman kulların Allah üzerindeki hakları nedir, bilir misin?" buyurdu.
Ben yine: "Allah ve Resulü en iyi bilendir." dedim.
"Onlara azap etmemesidir." buyurdu.
(Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 43)