Günümüze kadar 400'ün üzerinde dava açılmış 15 üyesi tutuklanıp hapis yatmış ve çıkardığı 21 albüm ile 2 milyondan fazla albüm satışı yapmış protest ve özgün müziğin sol merkez ağırlığını oluşturan, besteleriyle dillere pelesenk olmuş ve her şarkısından devrimci mücadeleye bir slogan kazandıran mütevazi kişilikleriyle gönlüleri hoş eden bir Grup, Grup yorum. Erdal Eren 13 Aralık ölüm yıl dönümü…?Erdal Eren 13 Aralık yıl dönümüydü tıpkı Berkin gibi o dönemlerin küçükçü yaşında öldürülen ve katledilen bir devrimci ve hala mevcut iktidarda gençlerimizi katletmeye devam ediyor ve Berkin Elvanda bu dönemin Erdal Erenlerinden bir tanesi oldu…Peki, Anadolu deyince…?Anadolu deyince bizim için her şey müziğimizin, düşüncemizin, ideallerimizin temelleri. Biz bu toprakların çocuğuyuz kimimiz Kayserili kimimiz samsunlu, Amasyalı, Amedli(D.Bakır)ama bu topraklar bizim Anadolu bizim kimsenin değil.Yavuz Bingöl çok sert bir cevabınız olmuştu bu konuya dair gelişen süreç ve oluşan gündem…?Açıklamamızda da söylemiştik bu bir düşkünlüktür. Çıkar ve kendini kurtarma vsd, devletin imkân ve olanaklarından yararlanmak için böyle bir şey yapılıyor bunun adı düşkünlüktür madem uzun bir yıllar dayanmış bir devrimciliği var insanlar ilkeli olacak kurallı olacak kurallı olmuyorsa bu düzenin safında olur bu düzende malum uyuşturucu kullanımı on yaşına inmiş yoksulluk fuhuş tavan paymış açlık ve yoksulluk bu durumdayken, bunu yaratanların yanında yer almak var birde halkın yanında yer alıp halkın sancısı olmak var ve böyle ölmek var şuan ki Yavuz Bingöl düzenin yanında olmayı tercih ediyor bizde tercih etmesin diyoruz.Umarım sizinde sözlerinizde belirtiğiniz gibi akılları başlarına gelirlerde o tokmaklar kafalarına iner kısa bir süre içinde ne olduğunu anlarlar zira iş işten geçtikten ve sitem çöktükten (gerçek o ki sitemler hep var ve mücadele her zaman var olacaktır da) sonra yapılan özürlerin hiçbir banası olmayacaktır.Bir gün çökecek ve halkın mücadelesi kazanacak…Bağımsız Türkiye konserleri ve bu süreçte yaşan zorluklar ve mücadele…?Bu sene beşincisini gerçekleştireceğiz her sene artan katılımla bir konser olmaya devam ediyor.Bağımsız Türkiye konserlerinin ideolojik alt yapısı söz etmek gerekirse…?Emperyalizmin tahakkümünden çıkmış ekonomimizi, sosyal hayatımız, kültürümüz bizim kendimizin belirlediği bir ülke özlemidir bağımsı Türkiye bildiğiniz gibi ülkemiz bağımsız bir ülke değil dünyanın yedi tane kendi kendini doyura bilen ürün üreten ülkesiyken şu anda buğdayını, etini emperyalist ülkelerden ithal eden bir ülke konumuna getirildik. İşçisinin, memurunun maaşını IMF’nin Dünya Bankası’nın ve emperyalist kuruluşlarını belirlediği bir ülke haline getirildik bu bağımsız olmadığımızın bir göstergesi biz bağımsız bir ülke olmak istiyoruz, bağımsız ülke olmak demek ekonomide sosyal yaşamda ve kültürde halkın kendi kendini yönetmesi hiçbir emperyalist ülkenin bizim işlerimize karışmaması demektir. Ama haddinden fazla bir şekilde iktidarlar emperyalizmin maşası olmuş durumda ve bağımsızlığımız elimizden gitmiş durumda bizde bu konserleri yaparak bağımsız Türkiye sloganın tüm Türkiye yaymak istiyoruz.F tipi ceza evleri ve özgür tutsaklarımız var ve bizler biliyoruz ki bu gün Yorumun gönüllerimize nakşeden şarkıları, türküleri buralarda yazıldı…?F tipileri hapishaneler sadece devrimciler için değil bu gün bir halka gözdağı olarak yapılmış yerlerdir. Çünkü hapishanelerde sadece devrimciler yok yüz binden fazla insan hapishanede bunların bir kısmı adli tutsak, halkı yoksullaştırıyorlar ve yozlaştırıyorlar, Hırsızlık fuhuş vsd. Bu suçlardan insanlar hapishaneler giriyorlar bunun sebebi de bu düzen. Devrimcileri de bu düzen karşı mücadele verdikleri için hapsediyorlar yani halkı en güzel şekilde yozlaştırıp ve suç işletip hapishaneler atıyorlar devrimcileri buna karşı mücadele etikleri için tutuklayıp hapse atıyorlar düzenin, emperyalizmin elin de bir koz, araç ama devrimcilerin elinde ciddi bir silaha dönüşen örgütlenme yerlerine dönüşen bir güç hapishaneler, F tipleri. Özgür tutsaklar ise bizim can damarımız, şiirleriyle, besteleriyle, mektuplarıyla her zaman yanımızda olan ve yanında olduğumuz özgür tutsaklarımız söylediğimiz gibi bizim can damarlarımız. Birçok şarkımızın bestemizin üretiminin temelini oluştururlar hala da bu ilişkimiz güçlü bir şekilde devam ediyor.En iyi ve en yeni Sloganınız…(çünkü grup yorum deyince akıllara kalan yeni ve devrimci söylemler geliyor her türküsünde bir slogan çıka bilecek bu halkın birebir peşinde koşabileceği söylemler oluşuyor..)Şimdi söylesek sen yazacak mısın?Yazacağız aynen olduğu gibi…“ Berkin Elvan’ın katili Tayyip Erdoğan”Gezi parkı olayları(Haziran Ayaklanması)…Bazı ulusalcı kesim tarafından şöyle tanımlandı Gezi olayları “Darbesi gecikmiş gençliğin darbesi” olarak tanımlandı peki Yorum bu konuda neler söyler…?Bizce doğru tanımlar değil bunlar, biz hem ülkeyi doğru tahlil etmemenin ülkede ne oluyor ne bitiyor farkında olmamanın açıklamaları bunlar on iki yıllık bir faşist iktidara, Faizime karşı halkın her kesiminin birken öfkesinin artık sokağa taşmış milyonlara ulaşmış halidir halk ayaklanması Gezi Direnişine de biz şöyle diyoruz “Haziran ayaklanması” ayaklandırma olarak adlandırıyoruz ki ayaklanmadır milyonlarca insan ayaklanmıştır. On iki yıl boyunca halkın herkesimi katledildi, yoksul bırakıldı, aç bırakıldı sokaklarda insanlar öldürüldü sadece devrimciler değil yani devrimcileri katledildi diye söylenir ama Çağdaş Kimlik, Baran Dursun Ankara Keçiören de Cem diye bir gencimiz normal sıradan halk kimisi motor var ehliyeti yok ehliyeti olmadığı için polisten kaçıyor vuruluyor katlediliyor veya bir sokakta bir kavga… mesela Çayan vardı Yalova’ da yani bir kavga sırasında gaz sıkmayın diyen insanlara gaz sıktılar ve böyle boğularak ölen insanlarımız. Sıradan insanların dahi katledildiği bir süreç on iki yıllık bir süreç insanlara artık tak dediği bir süreç bir ağaçla başlıyor belki bir doğaya karşı bir sevgi ile başlıyor ama genel anlamda on iki yıllık iktidar duyulan öfkenin patlamasıydı ve asla bitmiş değil bu öfke çok daha büyüğü çok daha güçlüsü geliyor bunun ayak seslerini duyuyoruz. Çünkü AKP iktidarı bu ayaklanmadan çok korktu işte yeni baskı yasaları yeni paketler hep bu halktan duyduğu korkunun bir ürünü yeniden olacak yatıp kalıp o dur hayalleri biz bu ayaklan daha da büyüceğine inanıyoruz.Son dan çok başlangıç olarak kabul ediyorsunuz. Bu işin miladı olara görüyorsunuz…?Gezinin bir sloganı vardı “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” bu daha başlangıç yani buz dağının görüne kısmı gibi bu halk ayaklanması aynen böyle bu daha ney ki diye biliriz.Belli emeklerle bir ürün orta koyuyorsunuz ve bunda sistem içinde bir yeri var Müzik denen bir ürün peki bu müzik piyasasını nasıl görüyorsunuz kendiniz piyasanın içinde olarak mı kabul ediyorsunuz yoksa piyasayı tamamen dışlamış Grup Yorum olarak kendiniz halkamı mal ediyorsunuz…?Müzik piyasası çok farklı, biz biraz daha ayrı duruyoruz ondan yani bizim yaklaşımımız, albüm satış şeklimiz, üretim şeklimiz her şeyimiz bambaşka müzik piyasası dediğimiz piyasa çok başka ama onunda içinde nitelikli, güzel eserler üreten yaşayan insanlarda var ama bizim ki daha farklı biz albümlerimizi oturur halkla birlikte yaparız hapishanelerden şiirler alırız halkımıza gösteririz onlar bakar onlarda yazar ve onlardan da şiir alırız bir yerden şairlerimizin şiirlerin alır kendimiz yaparız ortak üretiriz albümlerimiz elimize alıp kendimiz satarız bizimkisi çok farklı bir süreç ama müzik piyasasına baktığımız zaman gerçekten içler acısı bir durumda aslında piyasa diye adlandırdığımız küçük görmek anlamında söylüyoruz o piyasa anlamında televizyonlara baktığımız da klipler ve radyolarda çalanlar baktığımızda müzik diyemeyeceğimiz bir dünya eser var ve özelikle yapılıyor bunlar sistem tarafında bilmesin insanlar, yorum bilmesin türkü dinlemesin, şiir bilmesin kendi tarihini bilmesin kendi kültürün bilmesin özellikle yaptıkları bir şey buna karşıda her zaman bir alternatif olma mücadelemiz devam ediyor…Kayseri ve Devrimci mücadele ele alırsak ve bun yanı sıra muazzam bir konser oldu şöyle bakarsak bir sahne dışında siz bir bakış var ve birde sahneden o kitle bir bakış var… Oralardan manzara nasıl…?Çok güzel bir konser oldu Kayseri de Sadece Kayseri değil bu ülkenin her tarafında her ilçesinde her mahallesinde her köyünde bizim söylediklerimize hayır siz doğruyu söylemiyorsunuz yalan söylüyorsunuz diyen kimse yok değerlerimize savunduklarımıza ki böyledir yani devrimci bir mücadelenin de savunduğu şeyler karşı çıkacak kimse yok aslında sadece insanlarımız örgütsüz, bilinçsiz bu var bu artığı oran da, Kayseri’deyiz diye bunu söylüyorum devrimci mücadelenin en tavan yapacağı yerlerden bir tanesi de burası çok sayıda işçi var sigortasız çalışan üretim anlamında diğer şehirlerimiz gibi çok fazla olduğundan değil genelli böyle zaten yoksulluk var görece belki şöyle diye bileceğimiz şatafat anlamında yüksek binalar avm ler var… ama yok insanlarımız kredi kartlarıyla yaşıyor peşin cebinde parasıyla gezen yok borç harç içinde yaşıyor kayseri ‘de de böyle yani o yüzden ülkemizin genel politik durumu da her an devrimci mücadelenin tırmanışa geçeceği yükseleceği yerlerden bir tanesi kayseri diye biliriz…Soma, Ermenek, Zonguldak’ta ve Şırnak’tan ve hatta yurdun farklı bölgelerinde yaşanan Maden Facialarını ve işçi ölümleri… Halk acılarını kitleleri üzerinden değil de bireyler üzerinden yaşıyor sayılarının hiçbir önemi yok bir kişinin dahi can vermesi yürekleri dağlamakta sizde böylemi bakıyorsunuz yaşana olaylara…?Tabi canım madden ocaklarında ölen kişilerin sayısı bir kişi bile olsa çok önemli Tersaneler de üçer beşer ölüyor insanlar ve her gün ölüyorlar. Gündeme gelmeyen kaç tane işçi var yani Türkiye deki çalışama hayatında ki vahşetine ne boyutlara olduğunun en büyük göstergesi madden sektörü işte! En büyük göstergesi! Madenciler, tersane işçileri, inşaat işçileri işçi sınıfının yaşadığı çok büyük bir katliam var ve çok büyük eziyetler var. Vahşetin göstergesi halkın nasıl yaşadığını nasıl zorluklar altında ekmek parası kazandıkları bunun en büyük göstergesidir. Ve sorulacakta çok büyük bir hesabımız var madende ölen insanımızın biz hesabının ve kanın yerde kalmamasını istiyoruz ve kalmayacağına da inanıyoruz. Çok büyük öfkedir bizim için madenciler, bize sürekli madenci türküleri yaptırmak zorunda kalan bu düzenden nefret ediyoruz.Bu halkın sırtından, emeğinden, gücünden çalınan paralarla yapılan saraylar var köşkler var grup yorumun duruşu ve tepkisi nedir? bu konuda bazı kesimlerin bu sayarlarda mı yaşamalı sizce yoksa saraylar köşkler bu halkın mı?Bu Saraylar, köşkler halka zülüm eden hiç kimseyi kurtaramaz öncelikle bunu ortaya koymak gerekir. Dünyanın değişik bölgelerinde ortaya çıkan halka düşmanları, faşist diktatörlerin hepsinin böyle saraylara ihtiyacı olmuştur kendini korumak için bu saraylar şatafat için milletin sarayı olarak yapılmıyor bu saraylar halktan kendini korumak için yapılıyor binyüzelli yıldır, Pişkinliğin ve adaletsizliğin saraylarıdır orası o sarayları başlarına yıkacağız. Halk bu kadar açken düşünün yani evli kadınlar çocuklarını saç kurutma makineleriyle ısıtmak zorunda kalıp daha sonra o saç kurutma makinesinin kablosuyla arka oda’da kendisini astığı bir ülkede utanmadan saray yapıp pişkin pişkin bu milletin sarayı milletimize sarayıdır demek adiliğin daniskasıdır ve sorulacak hesaptır…Ortadoğu da yaşana bir süreç var ve buna binaen ortaya çıkan farklı çeteler var buna bir örnek vermek gerekirse IŞID(Irak Şam İslam Devleti) gibi katliamcı örgütler ve çeteler hortladı ve bunla beraber o coğrafyada yaşayan yezidiler, Kürtler ve Türkmenler olsun bunun yanında farklı unsurlarda sayıla bilir tabi ki birçok acılar yaşadı Türkiye halkları Cumhuriyeti olarak bizler düşen sizce nedir ve Grup Yorum bu işin neresinde… ?Yani o topraklarda asıl Suriyeli… Daha sonrasında başladılar Büyük Ortadoğu projesi diye…Ama Arap Baharı diye başladılar ve bütün bu projeleri çökmüş durumda işte Arap Baharından nasıl bir bahar olunur gördü.Gerici,Şeriatçı ne olduğu belirsiz tecavüzcü,işkenceci tipleri IŞID,EL-Kaide,El-Nusra gibi çeteleri palazlanırdılar ellerine silah verdileri imkan veriler para verdiler halkların başına bela edilen emperyalizm uşşakları.Suriye de aynı şekilde topraklarını işgal etmeye çalıştılar kafa kesmeye yolunu denediler ve her türlü yolu denediler ve buna rağmen Suriye halkları dört yıldır bunlar direniyor bizde hep bu direnişlerin yanında olduk.Emperyalizme karşı direnen herkesin yanında olduk ve olmaya devam edeceğiz o topraklarda özgürlüğün ve barışın…işte Suriye de Kürtlerin,Alevilerin,Arapların,Yezidilerin savaşmaları gerektiğine inanıyoruz ve savaşarak yeneceklerine inanıyoruz.Biz bu savaşa her zaman destek olamaya devam edeceğiz.Sistem koruyucuları tarafından gerçekleştirilen bir Açılım Süreci var. Ve Süreç Anadolu’nun ve yurdun her kemsine kapsayacak şekilde gerçekleştirilmesi planlanıyor ve bu yaşana sürece Kürt halkın bir kesimi ve bazı Kürt önderleri de destek vermeye bire bir devlet görevlileriyle görüşmeye başladı nitekim (parti bazında HDP Figür olarak ta Abdullah Öcalan) peki Grup Yorum Açılım Sürecine inancı var mı yoksa da bu süreci sistem yöneticilerin bilinçli olarak oy kopartma ve oyalama sürecimi olarak görüyor?Türkiye’de faşizm var ve faşizm kendisinden başka kimseye değer vermez ne Kürt müş ne Aleviymiş nede sunilere hiç kimseye, varsa yoksa kendi çıkarı biz şöyle öğrendik ustalarımızdan emperyalizm, Faşizm ve iş birlikçiler ne diyorsa tam tersini düşün, çözüm diyorsa çözümsüzlüğü düşün ve açılım vardır diyorsa kargaşa vardır başka bir şey yoktur.Peki, Farklı Sol Örgütlenmelerin bu oyunun nasıl parçası haline getiriliyor?Tabi ideolojiden saparsan, faşizm ve emperyalizm nedir bunları unutursan, pragmatizme düşersen tabi ki ilkelerinden ve kurallarından taviz verirsen umutsuzlaşırsın, çaresizleşirsin ve maalesef emperyalizmin eline düşmüş olursun ve seni parmağında oynatır her türlü şeyi yapmaya başlarsın. Kürt sorunun çözümü sosyalizmdir, Alevi halkın özgürlüğü sosyalizmdir. Türkiye halklarının tüm sorunlarının çözümü sosyalizmidir başka bir yol yok başka bir alternatif yok emperyalizm neyi çözmüş, Akp neyi çözmüş hiçbir şeyi Kürt sorunun çözümü diyor ama Kürdistan topraklarında Amed(D.bakır)’de sağda solda onlarca insanı katlediyor On Üç yaşındaki çocukların üzerine On Üç tane kurşun sıkıyor. Roboski’de vurun diyor.!! otuz tane insanın parçaları at parçalarına karışıyor ondan sonra çözüm ne çözümü yani! Bunlar halkı oyalamayı, halkın savaşma dinamiklerini köreltmeyi amaçlıyorlar bu halk savaşacak yani savaşmak istemeyenlerde başka yere… Derler ya “Aynılar aynı yere ayrılar ayrı yere” bu kadar nettir hayat.Grup Yorum’dan bahsederken 30 yıllık bir tarihten bahsetmek gerek ve bu 30 yıl içinden gelen muazzam bir gelenekçilikten bahsetmek gerek Nazımların, Ruhisuların, Pir sultanların, Gevhercilerin kısacası ozanlardan ve âşıkların tarihinden bahsetmek gerek peki hali hazırdaki Grup yorum bu geleneği sürdürmek ve yaşatmak için neler yapıyor?Bizim bu tarihimiz gelecek nesiller uzanmamız için en önemli unsur. Bu tarihi asla unutmayacağız Dadaloğluları, Köroğlulunu, Pir Sultanı hiç birinin utulmayacağız onların türkülerini söylemeye devam edeceğiz, bir ayağımız hep orda kalacak ve öyle güçlü sesler ki yüzyıllar boyunca devam ediyor bunların demek ki gücü halkı içinde yaşamak ve halkın sorunlarına sıkı sıkı tutabilmek ve oradan üretim yapmak böyle yani biz o kaynağa sahip çıkacağız, ama yeniliklerde yapacağız bu yeniliklerimizle geleneklerimizi bir birine katığımızda çok daha yeni ve çok daha güçlü eserler sunacağız ileriki kuşaklara da bu şekilde tarihimizin geleneğimizin aktarılacağını umut ediyoruz.İlginiz için teşekkür ediyorum. Peki, Son olarak okuyucularımıza Söylemek istediğiniz bir şeyler var mı?Bura da çok güzel bir konser oldu ileri ki yıllar daha büyük denli konserleri birlikte yapalım diyoruz. Grup yorum bu ülkede ki ezilen, emeği ile geçinen ve yoksulun tüm halkımızın grubudur onların şarkılarını türkülerini yapıyor ve onun kültürünü savunur VE İLERİ Kİ KONSERLERİMİZDE BULUŞMAK DİLEĞİLE…
ÖZEL HABER
03 Mayıs 2015 - 20:26
Grup Yorum İle Tanışma
Ben bu ülkede başı belada olmayan adama adam demem, diyor Ahmet Kaya. 1985 yılından Geçen hafta sonu 22 yıllık kayseri özlemini Eğitim-sen ve Bilim Emekçileri Kayseri Şubesinin muhteşem organizasyonuyla dindiren Yorum’la bizlerde okuyucu ve takipçilerimiz için güzel bir sohbet gerçekleştirdik siz değerli okurlarımız da koltuklarınıza yaslanıp veya çalışma masalarınıza kurulup çayınız yada kahvenizi yudumlarken bu gönül insanlarının devrim dolu sohbetlerine eşlik etmeye ne dersiniz?
ÖZEL HABER
03 Mayıs 2015 - 20:26